Marx, bir ad-oluştan fazlasıdır, şimdi sadece bir teorik metinler dizisinin yazarı olarak görünse de, büyük bir kavganın, dünyayı değiştirmek üzere harekete geçmiş makinenin parçası, bu parçaları eşsiz bir biçimde bir araya getirerek yaşadığı zaman içinde tarihsel dönüşümün siyasi imkânları için hareket etmekten kaçınmamış biridir. Hem kendisidir, hem de onun adıyla anılan bir mücadeleye emek vermiş başkalarıdır. Tekil bir adı, bir çoğullukla (orkestra) birlikte düşünmeye çağıran başlık -Marx'ın Orkestrası- henüz okumaya başlamadan sınıf mücadelesini, farklı seslerden, araçlardan oluşan bir kolektiflik olarak gördüğünü söylemektedir bize.
Birbirinden farklı on yazar tarafından kaleme alınmış makalelerin her biri, seçtiği özneyi kendi mekânsallığı ve tarihselliği içinde biçimlerken, kesişen yolların da bir haritasını çizer. Hepsini okuyup bitirdiğimizde ise bu çoğul mekânlı sahnelerin devrimci mücadelenin eşzamansallığıyla birleştiğini görürüz.
İrlanda'nın özgürlük mücadelesi, İngiltere'deki işçi hareketleri, Almanya'da, Fransa'da yükselen toplumsal hareketler ve arka fonda başka ülkelerin silueti.
Merkezde ise zorunlu yer değiştirmelerle çok sayıda insanla temas halinde olan ve farklı mekânlarda vuku bulan hareketlere fiziksel ya da düşünsel -bir biçimde- dahil olan Marx ve Engels durur.
(Tanıtım bülteninden...)
(Kolektif, Marx'ın Orkestrası, Derleyen: Özay Göztepe, Nota Bene Yayınları 2018, Makaleler, 340 s.)