KİTAP Haber Girişi : 08 Temmuz 2018 02:09

Marquez'den yaşlılık, yalnızlık ve aşkın romanı

Marquez'den yaşlılık, yalnızlık ve aşkın romanı
İsmine aldanmayınız; bu roman erotik ya da pornografik bir roman değil, aksine bir yaşlılık, yalnızlık ve aşk romanı...
'Büyülü gerçekçilik' akımının yaratıcısı büyük usta Gabriel Garcia Marquez'den büyüleyici bir roman daha...

Kitapta, hayatı boyunca sürekli para karşılığı sevişmiş ve hiç evlenmemiş 90 yaşındaki bir adamın son yaş gününde kendine bir bakire ısmarlaması ve sonrasında gelişen olaylar ben-anlatıcı ağzından aktarılıyor.

Okuyunca aklınıza birkaç soru gelebilir: Aşkın yaşı var mıdır? Hayatı boyunca âşık olmamış bir adam, sadece uyurken seyrettiği çıplak bir genç kıza âşık olabilir mi, yoksa bu sadece bir tutku mudur?

Görülen o ki, kişi, 90 yaşına geldiğinde hiçbir şeyin önemi kalmıyor. Tek önemli şey, yaşadığı anlar oluyor. Doğum gününde kendisine yapmış olduğu bu armağanın, onun yaşadığı anları nasıl değiştirdiği... "Tüm insanlık, hayatı bir ucundan yakalar; önemli olan mutlu olmaktır. Eğer mutluysan ne yaptığının ve kaç yaşında olduğunun bir önemi yok. Yeter ki hayata inan," der yazar romanında.



Marquez kitaplarında alışılagelmiş bol bol betimleme beklerken, bu romanda sade bir dille karşılaştım. Derin anlamlara sahip yalın cümleleriyle huzur veren bir kitapla, her şey hem gerçek, hem de değil. Satıraraları okuyucunun hayal gücüyle istediği gibi doldurulması için boş bırakılmış.
Bu arada 90 yaşına giren yaşlı adama armağan edilen bir Ankara kedisi de bana çok ilgi çekici geldi.

İsmine aldanmayınız; bu roman erotik ya da pornografik bir roman değil, aksine bir yalnızlık, yaşlılık ve aşk romanı...

(Gabriel Garcia Marquez, Benim Hüzünlü Orospularım, Can Yayınları, İstanbul 2005, 96 s.)


Jale Bozcaarmutlu
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.